Ayın Kısası
Bu yıl SİYAD Ödülleri’nde ilk uzun metrajı ‘Ana Yurdu’ beş ödül alan Senem Tüzen’in 2007 tarihli kısası.
Güncel sanat dünyasına genç neslin gözünden bakan eleştirel bir animasyon.
‘Azad’, bizi küçük bir çocuğun dünyasına çağırıyor ve çirkin binalarla çevrelenmiş bir banliyö evine hapsolan Azad’ın günlerine ortak ediyor.
Son iki senenin en çok festival dolaşan kısa filmlerinden Altın Vuruş, bizi zamanın ve mekânın belirsiz olduğu bir evrene çağırıyor.
Kendine has anlatımıyla dikkat çeken, gücünü belirsizliğinden alan bir film.
Batman’da bir apartmanın damını kendilerine ait kılan kadınların gündeliğinden bir kesit.
Süleyman Arslan’dan, yaz ayları bıkkınlığını amatör bir rahatlıkla yakalayan bir kısa film.
İki sevgilinin tensel yakınlıkları üzerinden bedenin, bakışın ve kameranın sınırları üzerine düşünen bir kısa film.
Yaşlı bir kadının rutin hayatına tanıklık ederken seyircide belirsiz bir bekleyiş hâlini tetikleyen bir kısa film.
İlk uzun metrajı Albüm (2016) ile Cannes’da Eleştirmenlerin Haftası bölümüne katılarak dikkat çeken Mehmet Can Mertoğlu’ndan ödüllü bir kısa film.
Irmak Karasu imzalı ‘Edifice’ bir kadının sistemin dayattığı ahlaki değerlere başkaldırısını anlatan bir dans filmi.
Sekiz stereoskopik film karesinin montajlanmasından oluşan, bizi kamerasız film yapmanın sonsuz olasılıklar dünyasına davet eden bir çalışma.
Deniz Özden’in birçok festival dolaşan kısası ‘Bir Maç Günlüğü’ bizi bir mahalle arası kahvesine, futbol milli takımının maçının son dakikalarını izleyen bir erkek grubunun karşısına getiriyor.
Başak Büyükçelen’in yönettiği ‘Derin Nefes Al’ bir kadının, bedeni üzerindeki tahakkümden kurtulma çabasına odaklanıyor.
Gündelik obje ve imajların alışılmadık tezahürleriyle, şehir ve doğa ikiliğine dair deneysel bir anlatı.
Umut Subaşı’nın kısa filmi ‘Pudrasız’ birbirinden bağımsız dört öykücükten oluşan, sinemasal gerçeklik üzerine kafa yoran bir meta-anlatı.
70’lerde Almanya’ya göç etmiş bir kadının hikâyesini anlatırken yabancılığa ve göç psikolojisine odaklanan şiirsel bir video çalışması.
Ödüllü oyuncu Esme Madra’nın yazıp yönettiği ‘Meşakkat ve Karısı’ zamansız bir ormanda başlayıp kadın ve erkek arketiplerine doğru uzanan bir yolculuğa çıkarıyor bizi.