Şu An Okunan
Odamda: Oda Neyi Saklar?

Odamda: Oda Neyi Saklar?

Mati Diop’un karantina günlerinde çektiği ve büyükannesinin öyküsü üzerine kurduğu Odamda, prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yaptı. Yönetmenin kendini de dahil ettiği kısa filmi, zaman zaman geçmişte, zaman zaman da şimdide aranan bir gerçekliği deşiyor. 

Mati Diop’un özünden, geçmişinden ve hafızasından beslenen sinemasının son kısası Odamda (In My Room) bu yıl pandemiye rağmen gerçekleşen Venedik Film Festivali’nde yaptı prömiyerini. Kısacık zamanda hem karanlık hem de aydınlık bir atmosfer yaratan Diop, büyükannesi Maji’nin ses kayıtları üzerine kuruyor hikâyesini. Sıkıştırılmış bir zamanda Maji’yi bir filme dönüştürmeyi hayal ediyor. Genç bir kadının gözünden sıkışmış bir ruh hâlini yaratıcılığa dönüştürme anları da diyebiliriz Odamda için.

Uzun bir bakış karşılıyor bizi, yönetmenin penceresinden uzanan bir bakış bu. Salgının kapatılmışlığıyla belirlenen ve belli ki artık yönetmenin gündeliğini de kapsamış olan bir mesele var. Dış sesler manzaraya eşlik ederken geçmişten gelen bir gölgenin, Diop’un büyükannesi Maji’nin öyküsü tutuyor zamanı. Zaman zaman geçmişte zaman zaman da el yordamıyla şimdide aranan bir gerçekliği deşiyor.

Zamanında kaydedilen sesler bugünün Fransa’sında yankı buluyor. Bu yüzden de manzaraya ve seslere tutunuyor en çok. Savaş günlerinden, müziğe, operadan zamanının süslü kıyafetlerine dolanan bir yumağı çözüyor Diop. Kaset çözer gibi dinliyor kayıtları, büyükannesinin sesiyle karanlıkta sıkışmış kalmış karantina günlerini birleştiriyor. Küçük stüdyo evinin penceresinden betona baktığı ya da sadece kamerasını uzattığı kısa anları babaannesinin sesiyle genişletiyor.

Paris’in merkezinden uzak, şehre ve birbirlerine benzeyen evlere yakın yerler buralar. Görkemli tarihi binalar yerine camları kirli, sokağın gündeliğini gören pencereler var, buraya ara ara sızan ışığı da kendine özgü, geçmişle gelecek arasında dolanan bir müzik tamamlıyor. Belirsiz ve kapalı bir ruh hâlinde bir arayış, bir kapı aralama Diop’unki, bu kez belki daha da kişisel. Karantinanın uzun ve ağır geçen zamanından beslenen ve aynı zamanda da geçmişteki hikâyelere tutunarak zamansızlığa evrilen Odamda, yönetmenin bizzat kendini de dahil ettiği, kısa olduğu kadar etkili bir hatırlayış, bir vefa, bir anma olarak kayda geçiyor.


Janet Barış, Altyazı’nın Ağustos 2020 tarihli 198. sayısında ‘Zarafetin Karanlık Estetiği’ başlıklı bir Mati Diop portresi de kaleme almıştı. Altyazı’ya buradan dijital olarak abone olabilir ve son bir yıldaki tüm sayılarımıza ulaşabilirsiniz.

© 2013-2022 Altyazı Aylık Sinema Dergisi / Altyazi.net'in içeriği dergi yönetiminden ve yazarlardan izin alınmaksızın kullanılamaz.