Altyazı Sinema Seminerleri Beyoğlu Sineması’nda: Haziran Programı

‘Altyazı Sinema Seminerleri’nin Beyoğlu Sineması’ndaki yoğunlaştırılmış birer günlük programları Haziran ayında da devam ediyor. Dört hafta sürecek seminerlerde her hafta farklı bir eğitmen sinemanın farklı yakalarına uzanan eğitimler verecek.
Altyazı Sinema Derneği’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İBB Miras ekipleri tarafından restore edilen ve yeniden seyirciye açılan Beyoğlu Sineması’yla ortaklaşa düzenlediği sinema seminerleri Haziran ayında da devam ediyor. Altyazı’nın geleneksel sinema seminerleri hazırlanan yeni ve yoğunlaştırılmış bir programla Beyoğlu Sineması etkinlik programlarının bir parçası olurken her hafta farklı bir eğitmen tarafından farklı bir konuya odaklanan seminerlerde sinemanın pek çok farklı noktasına uzanılıyor.
‘Altyazı Sinema Seminerleri’nin Beyoğlu Sineması programı, sinemanın etkinlik alanında düzenleniyor. Tamamen ücretsiz olarak, kısıtlı bir kontenjanla gerçekleştirilen seminerlere İstanbul Senin uygulaması üzerinden kayıt yaptırmak mümkün. Uygulamanın İBB Kültür bölümünden etkinlikler listesine ulaşıp kayıt işlemi gerçekleştirilebiliyor. Kontenjanın dolması nedeniyle kayıt yaptıramamanız hâlinde etkinlik günü ve saatinde Beyoğlu Sineması’na uğrayıp müsait yer varsa seminere katılabilirsiniz.
‘Altyazı Sinema Seminerleri’nin ‘Sinema ve Müzik’ temalı Haziran ayı programı şu şekilde:
24 Hour Party People: İsyandan Melankoliye
Aslı Ildır
1 Haziran Pazar, saat 15:00
Michael Winterbottom’un yönettiği 24 Saat Parti İnsanları (24 Hour Party People, 2002), dördüncü duvarı yıkan hikâye anlatıcılığı ve belgesel-kurmaca arasında gidip gelen anlatısıyla 1976-92 arası büyük bir dönüşüm geçiren İngiliz müziğinin izini sürer. Factory Records bünyesinde Joy Division, Sex Pistols ve Happy Mondays gibi grupları keşfeden Tony Wilson’un anlatıcı rolünü üstlendiği film, dönemin ruhunu Robby Müller’in yer yer deneyselleşen kamerası aracılığıyla aktarır. Aynı dönemi konu alan ve Joy Division’ın efsanevi vokalisti Ian Curtis’in intihara uzanan öyküsünü anlatan Anton Corbijn filmi Kontrol (Control, 2007) ise Winterbottom’un tam tersi, melankolik bir portre çizer. Bu seminerde müziği, müzisyenleri ve bir müzik “çağını” sinemayla anlatmanın farklı yolları üzerine konuşacağız.
Aslı Ildır kimdir?
Boğaziçi Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi ve Film Çalışmaları eğitiminin ardından Bahçeşehir Üniversitesi’nde Sinema-Televizyon yüksek lisansını bitirdi. Antwerp Üniversitesi ve Koç Üniversitesi’nde Film Çalışmaları ve Görsel Kültür üzerine doktora yaptı, Koç Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi’nde film üzerine dersler verdi. 2017’de sinema yazarı olarak Berlin ve Saraybosna film festivallerinin Talent Campus programlarına seçildi. Şu anda Kadir Has Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nde doktora sonrası bursiyer olarak yer almakta ve yayın kurulunda yer aldığı Altyazı Sinema Dergisi’ne sinema yazarı olarak katkı sunmaktadır.
This Is Spinal Tap: Taklitler Aslını Yaşatır
Nil Kural
15 Haziran Pazar, saat 15.00
Rob Reiner’ın yönettiği ve hayali metal rock grubu Spinal Tap’i merkeze alan sahte belgesel, popüler kültüre katkısı ve ikonlaşmış replikleriyle de bilinen bir film. This Is Spinal Tap’in (1984) müzik endüstrisi ve işleyişiyle ilgili kara mizahla aktardığı tespitleri ise üzerinden geçen 40 yıla rağmen güncelliğini koruyor. Sohbette filmi ve müzik dünyasını anlatan diğer örnekleri konuşacağız.
Nil Kural kimdir?
2004 yılından bu yana sinema yazarı, gazeteci ve festival programcısı olarak çalışıyor. Altyazı, Bant, Sinema Dergisi ve Radikal’in de aralarında olduğu yayınlarda yazıları yayımlandı. Milliyet gazetesi ve Milliyet Sanat dergilerinde 10 yılı aşkın süre sinema yazarı ve editör olarak çalışmasının yanı sıra aralarında Venedik, Locarno, Karlovy Vary ve Viyana film festivallerinin de olduğu birçok uluslararası festivalde FIPRESCI jürisinde yer aldı. 2022 yılında Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Film Festivali Festivali’nin program direktörlüğünü, 2023 yılında ise festival direktörlüğünü üstlendi. 2016 -2024 yılları arasında İstanbul Film Festivali’nde danışmanlık görevinde bulunan ve 2024 yılında Suç ve Ceza Uluslararası Film Festivali’nin kısa film bölümünde programcı olarak çalışan Kural, Avrupa Film Akademisi üyesi.
Bir Zamanlar Berlin’de
Engin Ertan
22 Haziran Pazar, saat 15:00
Berlin… Yakın tarihteki birçok önemli olaya sahne olmuş, sinemasal hafızamıza unutulmaz imgeler kazımış bir şehir ama aynı zamanda yer altı müziğinin, özellikle de techno kültürünün mabedi. İngiliz müzisyen ve müzik yapımcısı Mark Reeder’ın 80’li yılları Batı Berlin’de nasıl geçirdiğine odaklanan B-Movie: Lust & Sound in West-Berlin 1979-1989 (2015), müthiş bir arşiv çalışması ve kurgu marifetiyle, sayısız röportajı, konser ve haber görüntüsünü bir araya getiriyor ve olayların geçtiği şehrin hikâyesini çıkartıyor – ama anahtar her zaman müzik. Bu seminerde Jörg A. Hoppe, Klaus Maeck ve Heiko Lange’nin beraber yönettikleri belgeselin anlatısında müziğin üstlendiği rolü, aynı zamanda Berlin ve müzik eksenli başka filmleri konuşacağız.
Diğer filmler: Berlin: Büyük Bir Şehrin Senfonisi (Berlin: Die Sinfonie der Großstadt, Walter Ruttman, 1927), Koş Lola Koş (Lola rennt, Tom Tykwer, 1998), Victoria (Sebastian Schipper, 2015)
Engin Ertan kimdir?
1979 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Lisesi’nden mezun olduktan sonra, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. 2000 yılında Sinema Dergisi’nde sinema yazarlığına başladı. 2009 yılından derginin Aralık 2013’te kapatılmasına değin yine Sinema’da Yazı İşleri Müdürü görevini sürdürdü. Dergide yaklaşık 13 yıl boyunca aralıksız devam eden Kült Filmler köşesini hazırladı. Sinema Dergisi dışında Radikal, Rolling Stone Türkiye, Total Film Türkiye, Film+, Milliyet Sanat, Altyazı gibi gazete ve dergilerde sinema ve müzik alanında yazıları yayımlandı. 2015 yılından bu yana devam eden, Goethe-Institut’un düzenlediği Kino başlıklı film programının küratörü ve proje koordinatörlerinden biri. Sinema yazılarına Altyazı ve Milliyet Sanat’ta devam ediyor.
Yeşilçam’ın Arabesk Hali
Şenay Aydemir
29 Haziran Pazar, saat 15:00
1970’li yılların sonuna doğru Yeşilçam’ın krizine üretilen çarelerden biri olarak ortaya çıkan, 1980’lerde zirveye ulaşan ‘Arabesk filmleri’ hangi koşullarda doğdu? Sektörel mecburiyetler nelerdi? Dönemin popüler kültür üretiminde arabeskin ağırlığı nasıldı? 12 Eylül Darbesi sonrası toplum ‘arabesk’e nasıl mecbur edildi? Milyonlar bu filmler için neden salonlara akın etti? Ferdi- Orhan estetiği müzikten sonra sinemada da nasıl rekabet etti? Bu seminerde Batsın Bu Dünya (1975), Derbeder (1978) ve Mavi Mavi (1985) filmleri üzerinden Yeşilçam’ın “arabesk halini” konuşacağız.
Şenay Aydemir kimdir?
1997- 2014 yılları arasında Evrensel, Referans ve Radikal gazetelerinde çalıştı. 2014’ten bugüne serbest gazeteci olarak çalışıyor. Birçok dergi ve haber sitesi için film eleştirileri, kültür alanına dair değerlendirmeler kaleme aldı. Yayımlanmış iki kitabı bulunuyor.
Altyazı Sinema Seminerleri’nin tamamına ulaşmak için tıklayınız.