Ken Loach’un Üç Filmi Engelsiz Filmler Festivali’nde
20-26 Ekim’de Ankara’da, 4-5 Kasım’da ise Eskişehir’de seyirciyle buluşacak Engelsiz Filmler Festivali, bu yıl programına dâhil ettiği ‘Parmak İzi’ adlı yeni bölümünde Ken Loach’un farklı dönemlerinden üç filmini bir araya getiriyor.
Bu sene 11’incisi düzenlenecek Engelsiz Filmler Festivali‘nin ilk ayağı 20-26 Ekim’de Ankara’da gerçekleştirilecek ve aynı tarih aralığında festival programının bir bölümü çevrimiçi olarak da tüm Türkiye’den takip edilebilecek. Festival Ankara’daki gösterimlerinin ardından 4-5 Kasım’da Eskişehir’e konuk olacak. Geçtiğimiz aylarda festivalin Kısa Film Yarışması’nda yer alan filmler duyurulmuş; sinema yazarı Aslı Ildır, kurgucu Baran Bozdağ ve Engelsiz Filmler Festivali Program Koordinatörü Kaan Denk’ten oluşan seçici kurulun kararıyla on ülkeden 14 film yarışmaya seçilmişti. Program yavaş yavaş şekillenirken Ken Loach filmlerinden bir seçkinin de festival kapsamında seyirciyle buluşacağı açıklandı.
Bu yıl programında yeniliğe giderek ‘Parmak İzi’ adlı bölümü bünyesine dâhil eden festival, bu bölümde kendilerine has üsluplarıyla dikkat çeken ve ardında iz bırakan sinemacılara yer veriyor. Bölümün ilk konuğu olarak işçi sınıfı sinemasının usta yönetmeni Ken Loach‘u belirleyen festival seçkide Loach’un farklı dönemlerde çektiği filmlerden üçünü bir araya getiriyor. Ayrıca filmlerin üçü de Türkiye’de ilk kez sesli betimlemeli gösterimlerle seyirciyle buluşacak.
Seçkide başı çeken ve Loach’un çevresinde zorbalığa maruz kalan yoksul bir çocuğun bir kerkenezle kurduğu bağ üstünden otorite, eğitim, sınıf ayrımı gibi konuları irdelediği filmi Kerkenez (Kes, 1969), toplumsal gerçekçi sinemanın en önemli örnekleri arasında gösteriliyor. Seçkideki filmlerden Yağan Taşlar (Raining Stones, 1993) İngiltere’de işsizlik krizinin derinleştiği bir dönemde kızına yeni bir elbise almak için pek çok riski göze alan bir babanın hikâyesini anlatıyor. Loach’un dünya prömiyerini bu yılki Cannes Film Festivali’nde ana yarışmada yapan filmi Umudunu Kaybetme (The Old Oak) ise Suriyeli göçmenlerle kasaba sakinleri arasındaki gerginliği merkeze alıyor. Festival vesilesiyle Ankara’da ilk kez gösterilecek filmin Loach’un ‘muhtemelen’ son filmi olduğu düşünülüyor.
Herkesin sinemaya eşit koşullarda erişilebileceği bir etkinlik olarak tasarlanan festival Türkiye ve dünya sinemasından pek çok güncel örneğin erişilebilirlik ilkesi üzerinden seyirciyle buluşmasını sağlıyor. Tüm gösterimler sesli betimleme ve ayrıntılı altyazı seçenekleri ile gerçekleştirilirken festival kapsamında düzenlenen etkinliklerin de erişilebilir olmasına özen gösteriliyor.
11. Engelsiz Filmler Festivali’ne dair detaylı bilgiye festivalin internet sitesi üzerinden ulaşmak mümkün.
