Antonio das Mortes
Brezilya’nın dünya sinemasına armağanı Cinema Novo akımının öncü yönetmeni Glauber Rocha, ona genç yaşta büyük başarı getiren Kara Tanrı, Beyaz Şeytan (Deus e o Diabo na Terra do So, 1964) ve Terra em Transe’ın (1967) ardından, renkli olarak çektiği Antonio das Mortes’le oldukça cüretkâr bir filme imza atar. 1969 yılında yönetmene Cannes’da Luchino Visconti başkanlığındaki jüriden Altın Palmiye kazandıran film, toplumsal gerçekçilikten western’e, yerel mitolojiden dinî mesellere uzanan farklı katmanlara sahip zengin bir malzeme sunar. İlk olarak Kara Tanrı, Beyaz Şeytan’da karşımıza çıkan ana karakter Antonio, zengin bir toprak sahibi tarafından, kendi topraklarında hak iddia eden köylü isyancıları dize getirmek ve liderlerini öldürmek üzere kiralanır. Ancak Antonio, zamanla içine girdiği yerli halktan etkilenerek eski sahiplerine karşı devrimci bir mücadele başlatacaktır. Film, gösterildiği dönemde, Brezilya’nın güncel politikasına yaptığı atıflar ve yerel mitoloji referanslarıyla anlaşılmaz bulunsa da, deneysel görsel anlatımı ve etkileyici müzik tasarımıyla beğeni uyandırmıştı.
Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi. İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema-TV Bölümü’nde yüksek lisans yaptı, tezini devrim sonrası İran sinemasında anlatım üzerine yazdı. Ohio Üniversitesi Disiplinlerarası Sanatlar Bölümü’nde sinema ve estetik alanında doktora çalışmalarını sürdürdü; çeşitli üniversitelerde görsel kültür, Türkiye sineması ve ülke sinemalarıyla ilgili dersler verdi. Kurulduğu 2001 yılından itibaren Altyazı Sinema Dergisi ekibine dahil oldu; sinema yazarı, yayın kurulu üyesi ve editör olarak çok sayıda yayında görev aldı ve seminerler verdi. 2011-2023 yılları arasında farklı disiplinlerde sanat programları ve kültürel işbirlikleri geliştirdiği Diyarbakır Sanat Merkezi’nde program koordinatörü ve direktör olarak çalıştı. Halen Altyazı Sinema Derneği’nde yönetim kurulu üyesi olarak görevini sürdürüyor.