Beş Maddede Federico Fellini – II
31 Ekim 2019

Düşler, Hayaller
Fellini’nin Yeni Gerçekçi köklerinden kopuşunu simgeleyen Tatlı Hayat’tan (La Dolce Vita, 1960) sonraki filmlerinde düş ile gerçek, tinsel ile maddi dünya iç içe geçer. Jung’un kolektif bilinçdışı fikrinden etkilenen Fellini gitgide sembolik, düşsel bir anlatım benimser. Başkarakterin düşlerinin, kâbuslarının, çocukluk anılarının birbirine karıştığı Sekiz Buçuk ile Ruhların Giulietta’sı (Giulietta Degli Spiriti, 1965); gerçeküstü bir dille mitik, arketipik öyküler anlatan Satyricon (1969) ile Casanova (1976); kadınlara yönelik eril korkuların sembolik anlatımını sunan Kadınlar Kenti (La Citta Delle Donne, 1980), Fellini’nin iç dünyasını yansıtırken kolektif bilinçdışının şifrelerini de açık eder.