2019’un En İyi 10 Filmi – 3

Şüphe / Beoning
Lee Chang-dong’un Şüphe’si ilham aldığı iki edebî metnin hassasiyetlerini harmanlayıp ortaya ikisinden de başka bir şey çıkarıyor. Faulkner’ın kısa öyküsü ‘Barn Burning’in Güney Gotiği ruh hâli ve sınıfsal gerilim hatları, Murakami’nin aynı adlı öyküsünün boşluklar ve belirsizliklerle örülü modern kent yaşamı melankolisiyle birleşiyor. Ağır ağır ilerleyen ve sakinliğinin altında gizli bir tekinsizlik olduğunu hissettiren filmden birbiriyle ilintili birçok okuma çıkarmak mümkün. Yazar olmak isteyen genç bir adamın kendi sınıfsal konumunun hakikatleriyle yüzleşmesinin öyküsü olabilir bu. Şu da mümkün: Tüm izlediklerimiz (var olup olmadığı belirsiz kediler, bir anda berhava olan karakterler) bir yazarın kurmacasının tanrısal kudret gösterisinden ibaret olabilir. Yaşamını çevreleyen belirgin sınıfsal sınırları aşamayan yazar bu kurmacanın içinde kendi iktidarını kuruyor bir ihtimal. Ya da hakikaten kediler ve karakterler birdenbire kayboluveriyorlar. Çok da fark etmez. Şüphe’de giderek yükselen tedirginliğin sınıfsal izdüşümleri, filmin metni gibi hem sade hem dolambaçlı. Finalin yarattığı his ise iz bırakmadan geçmeyecek kadar yakıcı.
<<< 4
2 >>>

1984’te İstanbul’da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi’nde Psikoloji ve Kültürel Araştırmalar eğitimi gördü. 2008 yılından bu yana başta Altyazı olmak üzere pek çok mecrada sinema yazıları yazmaktadır.