Jessica Chastain’in 5 Unutulmaz Performansı
2000’lerin başında çeşitli televizyon dizilerinde küçük rollerde görünen Jessica Chastain, kamera karşısına bir uzun metraj için ilk kez 2008 yılında, başrolünü üstlendiği Jolene için geçti. Uluslararası alanda ise ismini ilk kez Terrence Malick’in Altın Palmiye kazanan filmi Hayat Ağacı’yla (The Tree of Life, 2011) duyurdu. Bu dönemde yoğun bir çalışma takvimi izleyen Jessica Chastain, aynı yıl gösterime giren Sığınak (Take Shelter) ve Duyguların Rengi (The Help) filmleriyle kariyer basamaklarını hızla tırmandı ve En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında bir Oscar adaylığı kazandı. Terrence Malick’in yanı sıra Christopher Nolan, Ridley Scott ve Kathryn Bigelow gibi ünlü yönetmenlerle çalışan Chastain hem övgüyle karşılanan bağımsız projelerde hem de anaakım filmlerde rol alarak sektörün aranan oyuncularından birine dönüştü. Geçtiğimiz yıl Tammy Faye’in Gözleri’yle (The Eyes of Tammy Faye, 2021) izleyici karşısına çıkan Jessica Chastain, evanjelist televizyon programcısı Tammy Faye’i canlandırdığı filmle Oyuncular Birliği Ödülü kazandı ve En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar’a aday gösterildi. 24 Mart itibariyle kırk beşinci yaşını kutlayan Jessica Chastain’in kariyerindeki önemli durakları ve öne çıkan performansları hatırlayalım.
Sığınak
Jessica Chastain’in başrolü Michael Shannon’la paylaştığı Jeff Nichols imzalı Sığınak, gördüğü rüyaların yaklaşmakta olan kıyametin habercisi olduğuna inanan ve buna kendince önlemler almaya çalışan Curtis’i merkeze alıyordu. Bu süreçte ana karakterin aile içinde ve çevresiyle ilişkilerinde karşılaştığı zorlukları takip eden filmde Chastain’in canlandırdığı Samantha, eşinin gittikçe kontrolden çıkan ruhsal durumuna karşı geliştirdiği yaklaşımla öne çıkıyordu. Sığınak, gerilimini şizofreninin eşiğinde gezinen bir psikolojik durum üzerinden kurarken gittikçe karanlıklaşan bir dünya tahayyül ediyor ve karakterlerini içinden çıkılmaz bir ikilemin ortasında bırakıyordu.
Hayat Ağacı
Kanlı Toprak (Badlands, 1973), Cennet Günleri (Days of Heaven, 1978) ve İnce Kırmızı Hat (The Thin Red Line, 1998) gibi filmleriyle kendine has bir sinema inşa eden Terrence Malick 2011 yılında Hayat Ağacı’yla seyirci karşısına çıktı. Teksas’ta yaşayan bir ailenin farklı kuşaklarına odaklanan film bu ailenin hikâyesini kâh geçmişte yaşananların izleri üzerinden, kâh yaşamın ve Dünya’nın köklerine inerek anlatıyordu. O’Brien ailesinin on dokuz yaşındaki oğullarının kaybını takip eden filmin başrolünü Brad Pitt ve Jessica Chastain paylaşıyordu. Chastain’in Bayan O’Brien’ı canlandırdığı film izleyiciyi ailenin doğrusal bir zaman çizgisini takip etmeyen öyküsünde dolaştırırken, Bayan O’Brien da çocuklarına yaşadıkları gezegenin mucizelerle dolu olduğunu öğretmeye devam ediyordu. Derdini, Bay O’Brien’ın çocukluk anıları ve bilinen evrenin kaynağı gibi yan anlatılarla pekiştiren film, Emmanuel Lubezki’nin görüntü yönetimiyle de dikkat çekiyordu. 64. Cannes Film Festivali’nden büyük ödül Altın Palmiye’yle ayrılan Hayat Ağacı, yılın en sevilen filmleri arasına girmeyi başardı.
Duyguların Rengi
Kathryn Stockett’ın aynı adlı romanından uyarlanan Tate Taylor imzalı Duyguların Rengi 1960’lı yıllarda, Vatandaşlık Hakları Hareketi’nin gündemi belirlediği dönemde beyaz ailelerin yanında çalışan siyah hizmetlileri konu ediniyordu. Genç gazeteci-yazar Eugenia Phelan’ın söz konusu hizmetlilerin çalıştıkları evlerde yaşadıkları olayları kaleme alma çabasından hareket eden film, özellikle de geniş oyuncu kadrosuyla dikkat çekiyordu. Emma Stone, Viola Davis, Octavia Spencer, Cicely Tyson ve Bryce Dallas Howard gibi oyuncuları da bünyesinde barındıran filmde Jessica Chastain beyaz ev hanımlarından Celia Rae Foote’a hayat veriyordu. Octavia Spencer’ın canlandırdığı Minny’nin çalıştığı evden kovulmasının ardından onu gizlice kendi çatısı altına alan Celia, zamanla ona bir çalışandan ziyade bir dost gibi yaklaşmaya başlıyordu. İki karakter arasındaki bağ ise, paylaştıkları sırdan güç alıyordu. En İyi Film dâhil dört dalda Oscar’a aday gösterilen Duyguların Rengi’ndeki performansıyla Chastain de En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülüne aday gösterildi.
Zero Dark Thirty
Near Dark (1987) ve Tuhaf Günler (Strange Days, 1995) gibi filmlerle adını duyuran, 2008 yılında çektiği Ölümcül Tuzak’la (The Hurt Locker) da En İyi Film dalında Oscar kazanan Kathryn Bigelow, Zero Dark Thirty’de (2012) tarihin en büyük insan avlarından birini konu ediniyordu. Jessica Chastain’in başrolde yer aldığı, 11 Eylül olayları ertesinde Usame bin Ladin’in neredeyse on yıl süren aranma sürecinin günlüğünü tutan film, yaşananları CIA’de istihbarat ajanı olarak görev alan Maya Harris’in perspektifinden anlatıyordu. Chastain’in bir “iş bitirici” olarak betimlenen karakteri, filmin süresi boyunca bu kovalamacayı sonuçlandırmaya çalışıyordu. Kadrosunda Joel Edgerton, Chris Pratt, Mark Strong ve Kyle Chandler gibi isimleri de barındıran Zero Dark Thirty, vizyona girdiği yıla damga vururken En İyi Film’in yanı sıra Ses Kurgusu dalında da Akademi Ödülü’nün sahibi oldu. Jessica Chastain ise filmdeki performansıyla Oscar’ın yanında BAFTA ve Oyuncular Birliği gibi pek çok önemli ödüle aday gösterildi.
Bir Evlilikten Manzaralar
Jessica Chastain geçtiğimiz sene Bir Evlilikten Manzaralar (Scenes From a Marriage, 2021) adlı mini dizi için kamera karşısına geçti. Ingmar Bergman’ın 1973 yapımı projesinden Hagai Levi’nin uyarladığı Bir Evlilikten Manzaralar aşk, nefret, tutku gibi kavramları ve evlilik kurumunun günümüz toplumundaki durumunu mercek altına alıyordu. Jessica Chastain, başrolü Oscar Isaac’le paylaştığı dizide başarılı iş insanı Mira Phillips’e hayat veriyordu. Dışarıdan kusursuz görünen evliliğini, ev içinde karşılaştığı çıkmazlar ve hayatına giren ‘üçüncü kişiler’ sebebiyle geride bırakmaya karar veren Mira, beş bölüm boyunca hem kendiyle hem de eşi Jonathan’la yüzleşiyordu. HBO etiketiyle izleyici karşısına çıkan Bir Evlilikten Manzaralar, uyarlandığı metne konu itibariyle sadık kalsa da odağındaki ilişkiye getirdiği çağdaş yaklaşımla ve karakterlerin temsillerindeki zıtlıkla dikkat çekmişti.
Hazırlayan: Cem Hakimoğlu
