Altyazı’dan #189
Eylül 2003’ten beri Boğaziçi Üniversitesi ve Mithat Alam Film Merkezi çatısı altında sürdürdüğümüz yayıncılık yolculuğumuza artık kendi derneğimizle devam edeceğiz: Altyazı Sinema Derneği, tümüyle bağımsız bir yapı olarak sadece dergi yayıncılığında değil, film gösterimi, sinema seminerleri ve ifade özgürlüğü alanlarında da etkin olacak. Altyazı, artık iki ayda bir bayilerde olacak. Güncel film eleştirilerini, festival raporlarını, etkinlik haberlerini internet sitemizde paylaşmaya devam edeceğiz. İki aylık dergideyse, sinemayla ilgili hayallerinize ve düşüncelerinize eşlik edecek kapsamlı yazılar olacak.
Fırat Yücel
Film izleme deneyimiyle ilgili kendi aramızda kullandığımız bir zaman ölçütü var: Hissedilen süre. Bazen süresi kısa bir filmin uzun hissedilmesi güzeldir, doyurucu olduğunu gösterir. Bazense kısa olan süresini taşıyamadığına, bir türlü bitmediğine işarettir. Bazı filmlerse çok uzundur ama zamanın bir çırpıda geçtiğini düşünür, film devam etsin istersiniz –ya da geri dönüp bir kez daha izlemek.
Ocak, Şubat, Mart, Nisan… ve Mayıs’ın bir kısmı. Bu zaman dilimi boyunca Altyazı’nın yeni bir sayısı çıkmadı. Aşağı yukarı dört buçuk ay. On yedi yıl düzenli olarak aylık yayımlanan bir dergi için çok uzun bir süre olmasa gerek. Ama ‘hissedilen’i fazlaydı. Bu süre bize niye var olduğumuzu anlattı. Türkiye’deki sinema ve kültür yayıncılığında nereye tekabül ettiğimizi anlattı. Ve tabii ki gerek okurlarımız, gerek yazarlarımız, gerekse de ülkedeki sinema pratiğinin hâl ve gidişatı kulağımıza ‘şimdi ne yapmalıyız’ sorusuna dair çokça şey fısıldadı.
Bir önceki sayımızın bu sayfasında “Plan sekans durdu, şimdi –tekrar– montaj vakti” demiş ve önceliğimizi size “hangi mecradan ulaşırsak ulaşalım, piyasa koşullarının dayattığı hıza karşı dirençli olmak” olarak tanımlamışız. Sayı 188’di, şimdi 189’dayız. Arada geçen, o kısa ama hissedileni uzun sürede bolca montaj yaptık, piyasa hızına kapılmadan nasıl etkili ve doyurucu bir model oluşturabiliriz diye düşündük. Öncelikle, Eylül 2003’ten beri Boğaziçi Üniversitesi ve Mithat Alam Film Merkezi çatısı altında sürdürdüğümüz yayıncılık yolculuğumuza artık kendi derneğimizle devam edeceğiz: Altyazı Sinema Derneği, tümüyle bağımsız bir yapı olarak sadece dergi yayıncılığında değil, film gösterimi, sinema seminerleri ve ifade özgürlüğü alanlarında da etkin olacak. Dergimizin varlığını sürdürmesi için bizi Boğaziçi Üniversitesi’yle buluşturan, değerli hocamız Mithat Alam olmuştu. Bu sayfa kapanırken hocamızı bir kez daha özlemle anıyoruz. Onun mirasının önemli bir parçası olan Mithat Alam Eğitim Vakfı’na, Altyazı’nın yeniden yayın hayatına başlaması için verdiği destek için çok teşekkür ediyoruz.
Esasında başladığımız yere döndüğümüz de söylenebilir. 2001 yılında Altyazı’nın hayalini ilk olarak Beyoğlu’nda kurmuş, Geniş Açı Fotoğraf Sanatı Dergisi’yle birlikte çıkarmaya başlamıştık dergiyi. Yıllar sonra yine Beyoğlu’nda kendi derneğimizi kurduk ve yeni hikâyemizi yazmaya başladık. On yedi yılı aşkın deneyim ve bu süre boyunca kurulan dostluklarla, ortaklıklarla birlikte.
Yapısal değişimlerin yanı sıra derginin kendisinde de bolca montaj var. Bir kere, artık iki ayda bir bayilerde olacak Altyazı. Ama bu bir içerik “kısıntısına” işaret etmiyor. Güncel film eleştirileri, festival raporları, sinema gündemi, etkinlik haberleri… Tüm bunları internet sitemizden günbegün paylaşmaya devam edeceğiz. İki aylık dergideyse, bu süre boyunca sinemayla ilgili hayallerinize ve düşüncelerinize eşlik edecek kapsamlı yazılar olacak; ayrıca Rastgele Bir Film ve Hareketli Kavramlar gibi yeni köşeler.
Ek olarak, Özgür Sinema başlığı altında, belgesel gösterimleriyle de destekleyeceğimiz yeni bir projeyle de karşınızdayız. Amacımız, Türkiye’de son on-on beş yılda ifade özgürlüğüne ciddi katkıda bulunduğunu düşündüğümüz bağımsız sinemanın, özellikle de belgesellerin, varlık ve görünürlüğünün yeniden genişlemesi sürecine destek vermek. Özgür Sinema içeriklerine yer vereceğimiz Altyazı Fasikül’ü bir sonraki sayımızdan itibaren hem derginin eki olarak yayımlayacağız hem de bu içeriklere internet sitemizde ayrı bir alan açacağız. Altyazı’nın faaliyetleri, film gösterimleriyle ve seminerlerle de devam edecek. Bu zorlu ama heyecan verici süreçte en büyük destekçimizin geride bıraktığımız zamanda tanıştığımız ve yeni tanışacağımız özgür sinemanın özgür aktörleri ve siz okurlarımız olacağından kuşkumuz yok. Uzun lafın kısası, Altyazı yeniden yollarda. Şimdi –tekrar– kayıt vakti.
