David Lynch, Pandemi Sonrasında Çok Daha Spiritüel ve Zeki Bir Dünya Bekliyor

Vice Magazine’e röportaj veren yönetmen, günlerini nasıl geçirdiğini anlatıyor ve pandeminin bizler için ne anlama geldiğine, sonrasında nasıl bir hayat olacağına dair düşüncelerini paylaşıyor.

“Rutinim öncesiyle hemen hemen aynı. İlkin, kalkıyorum ve bir kahve alıyorum. Ben kahveye derhal başlamayı seviyorum. Benimle durum böyle. Hani hastanede önce damardan ilaçlarınızı verirler ya, ben de öyle gün boyu damla damla alıyorum. Sonra da, meditasyon yapıyorum ve çalışmaya gidiyorum.” Vice Magazine’le yaptığı söyleşide sorulan ilk soruya, “David Lynch’in karantina rutini nedir?” sorusuna verdiği yanıt bu, kült yönetmenin.

Neler üzerinde çalıştığına gelince… “Ahşap atölyesindeyim şu an, iki aplik yapıyorum – iki küçük lamba. Ampul, elektrik, polyester reçinesi ve o tür şeyler içeriyor.” Filmlerinde elektrik temasına sık sık rastlanan yönetmen, “Elektrik olmasa bugün nerede olurduk?” diyor. Ahşabı ise transandantal meditasyona benzetiyor: “Denebilir ki, ahşap ‘yüce ve merhametli Baba’nın bize sunduğu bir şey.” Madem “elektrik bize ışık ve ışık da umut veriyor, meditasyonun elektrik gibi olduğu söylenebilir mi?” Lynch’in cevabı şöyle: “Karanlık hiçbir şeydir – bir şeyin yokluğudur. Negatiflik, pozitif olan her şeyin yokluğudur. Onu canlandırmaya başlarsanız, negatifliğin karanlığı, pozitifin ışığında kaybolmaya başlar.”

Lynch’in kahve ve transandantal meditasyon tutkusunu, nicedir biliyoruz aslında. Esas soruya gelelim: “Bu pandemi deneyiminde insanlık için bir ders olduğunu düşünüyor musunuz?” Lynch der ki: “Bir sebeple, yanlış yolda gidiyorduk ve Doğa Ana da ‘Yeter, her şeyi durdurmamız lazım,’ dedi. Bu durum, yeni bir düşünme biçimi doğmasına yetecek kadar sürecek.”

Peki sonra?
“Çok daha spiritüel ve çok daha nazik olacak her şey ve hepimizi gerçekten güçlü ve güzel bir biçimde birbirimize yakınlaştıracak. Farklı ve çok daha zeki bir dünya olacak. Bu sorunların çözümleri gelecek ve hayat çok iyi olacak. Filmler geri gelecek. Her şey geri gelecek ve muhtemelen, çok daha iyi bir halde.”