!f İstanbul seçkisinde yer alan üç Suriye belgeseli vesilesiyle Suriyelilerin trajedilerini hakkıyla yansıtabilecek bir film yapmak mümkün mü diye soruyoruz.
Ferguson olaylarının yaşandığı dönemde karşımıza çıkan ‘Özgürlük Yürüyüşü’ geçmişteki mücadelelerin aslında günümüzde de devam ettiğini hatırlatan bir film.
SERDAR KÖKÇEOĞLU – Wachowski Kardeşler imzalı ‘Jupiter Yükseliyor’ vizyona girerken on beş yıl öncesine dönüp soruyoruz: Biz bu yönetmenleri Matrix döneminde abartmış olabilir miyiz?
Türk bir yönetmenin ordu yapımcılığında çekmiş olabileceği ‘Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Yıkılışı’ yabancı bir millete ait fallik bir objenin yıkılışını anlatıyor.
Dan Gilroy imzalı ‘Gece Vurgunu’ yıl sonu listelerinde ve ödül namzetleri arasında sıkça karşımıza çıkıyor. Jake Gyllenhaal’un canlandırdığı “über-kapitalist” Lou Bloom, kariyerist psikopatlar repertuarında şimdiden kendine has bir yer edindi.
Woody Allen ilk bakışta son derece hafif, hatta belki de önemsizmiş gibi görünen son filmi ‘Sihirli Ay Işığı’nda kalp ve akıl arasındaki o bitmeyen çatışmayı ele alıyor.
İkinci Kattan Şarkılar ve Siz, Yaşayanlar’la sinemaseverlere özgün bir sesin gümbür gümbür geldiğinin müjdesini veren Roy Andersson, İnsanları Seyreden Güvercin’le Venedik’te Altın Aslan’ı kucaklamıştı.
Coşkun Liktor, Çehov öyküleri ‘Karım’ ve ‘İyi İnsanlar’ı ‘Kış Uykusu’yla paralel bir okumaya tabi tutarak, filmin bu öykülerden esinlenen diyalog ve temaları günümüz Türkiye’sine dair bir anlatıya nasıl dönüştürdüğünü inceliyor.
Halüsinasyonları içinde yittikçe yiten, ruhu bedeninden çıktıkça çıkan Bruce Robertson’ı kim/ne delirtti? Jon S. Baird’in yönettiği ‘Pislik’in (Filth) yüksek tansiyonunda en çok bunun parçalarını takip ediyoruz.
Xavier Dolan, dördüncü filminde, kırsalda tekinsiz bir atmosfer yaratır gibi yaparak bir an Haneke ya da Gaspar Noé’ye göz kırpar gibi oluyor ama nedense ikisinin de yanına yaklaşamadan, ‘Kızgın Taşlara Düşen Su Damlaları’ndaki François Ozon’un daha yeniyetme bir versiyonu dolaylarında duruluyor.
Lem’in soğuk savaş dönemi hicvi olarak okunabilecek başyapıtı ‘Gelecekbilim Kongresi – Ijon Tichy’nin Hatıraları’ pek örneğini görmediğimiz bir anti-Hollywood filmine, ‘Son Şans’a esin kaynağı olmuş.
Justin Chadwick’in yönettiği ‘Mandela: Özgürlüğe Giden Uzun Yol’, Mandela’nın otobiyografisinden yola çıkılarak yaratılmış. Ancak film, bu tarihî kişiliğin hayatının kırılma noktalarını da, ideolojisinin ayrıntılarını da seyirciyle paylaşmaktan imtina ediyor.
This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. This category only includes cookies that ensures basic functionalities and security features of the website. These cookies do not store any personal information.
Any cookies that may not be particularly necessary for the website to function and is used specifically to collect user personal data via analytics, ads, other embedded contents are termed as non-necessary cookies. It is mandatory to procure user consent prior to running these cookies on your website.