Avatar

Ayça Çiftçi

İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema ve Televizyon bölümünde lisansını, Kültürel İncelemeler bölümünde yüksek lisansını tamamladı ve beş yıl boyunca aynı üniversitede araştırma görevlisi olarak çalıştı. Medya Sanatları alanındaki doktora çalışmasını 2015’te Royal Holloway Londra Üniversitesi’nde tamamladı. Çok sayıda üniversitede ve üniversite dışında çeşitli kurumlarda teorik ve pratik alanda sinema dersleri verdi, seminerler ve atölyeler gerçekleştirdi. Bir Yazdan İzlenimler ve O Sırada Henüz adlı kısa filmlerin yönetmenliğini yaptı. 2006`dan beri Altyazı Sinema Dergisi yazarı ve yayın kurulu üyesi. Şu anda İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor, aynı zamanda Kadir Has Üniversitesi’nde yürütülen ‘Türkiye Ekranlarında ve Kamera Arkasında Kadın: Temsilin ve İş Gücünün Güncel Görüntüsü’ isimli projede araştırmacı olarak yer alıyor.

35 yazı |
Kaçış, Flee
Kaçış: Geçici Olmayana Özlem

Üç dalda Oscar’a aday gösterilen ve geçen yılın en iyi filmleri arasına giren Kaçış, animasyon ile belgeseli yaratıcı bir biçimde buluşturuyor.

Ah Güzel İstanbul
Ah Güzel İstanbul: Bohem Beyefendinin Medeniyetle İmtihanı

Atıf Yılmaz’ın 1966 yapımı filmi Ah Güzel İstanbul, dönemin toplumsal yapısını, onun dışında kalmaya yeminli iki karakter üzerinden anlatır.

Güneşe Yolculuk
Zorduç: Güneşe Yolculuk’un Son Durağı

Yeşim Ustaoğlu’nun 1999 tarihli Güneşe Yolculuk’u, o dönemde Kürt meselesine dair sessizliği kıran ilk filmlerden biriydi.

Ölümcül Oyunlar: Oyun Her Yerde Oyun

Michael Haneke Ölümcül Oyunlar’da izleyicisini karakterlerin, zaman ve mekânın, neden-sonuç ilişkisinin önemsiz olduğu bir oyuna davet eder. Aileyi aile yapan değerlerin bir bir yıkıldığı bu anlatıda önemli olan tek şey oyunun kendisidir.

İki Dil Bir Bavul
İki Dil Bir Bavul: Saklı Hikâyeleri Görmek

İki Dil Bir Bavul, yıllardır görmezden gelinmiş, üstü örtülmeye çalışılmış bir sorunun artık açık açık tartışılmaya başlandığı dönemde çekilmiş bir belgesel.

Western
Western: Kırılganlığın Kabulü

Western, bir altyapı çalışması için Bulgaristan’a giden bir grup Alman işçiyle yöre halkı arasındaki gerilimi anlatırken western türünün kalıplarını bugünün Avrupa’sına uyarlıyor.

Hiçbir Zaman Burada Değildin: Kırık Aynada Şiddet

Lynne Ramsay’nin izlenimci estetiğinin damgasını vurduğu film, öyküsünün çağrıştırdığı olası bütün klişe öğeleri ya dışarıda bırakıyor, ya dönüştürüyor.

Mutluluğun Peşinde
Mutluluğun Peşinde: Acının Evreni ve Paralel Evrenler

John Cameron Mitchell, Mutluluğun Peşinde filminde yıldız oyuncularla çalıştığı yeni filminde eski cüretkârlığının uzağında, anaakım bir işe imza atıyor.

Evde: Evdeki Deney Faresi

Evde’nin her penceresi başka bir hikâyeye açılıyor. François Ozon, edebiyat tutkunları ve sinefillere kendilerini evinde hissettiriyor.

Paris, Teksas: Yüzdeki Hikâye

Amerikan bağımsız sinemasının kült yüzlerinden Harry Dean Stanton’ın ilk başrolü aynı zamanda en unutulmazıydı: Wim Wenders’in Paris, Teksas’ındaki sessiz, mahzun Travis.

Jeanne Moreau: Doğal Işıkta Cool

Büyük oyuncular için ‘eskimeyen yüz’ ifadesi sıklıkla kullanılır ama çok az yüz, Jeanne Moreau’nunki gibi, bırakın eskimeyi, her bakıldığında detaylanır, katmanlanır, zenginleşir.

Umut Tazeleyen Filmler: Kırmızı Balon

Kıpkırmızı, pasparlak, kocaman, gerçek olamayacak kadar güzel bir balon. Paris’in sokakları, binaları, arabalar, insanların kıyafetleri, her yer ve her şey, öyle karanlık ve soluk renklerle kaplı ki, o fonun önünde daha da kızarıyor, parlıyor, başka bir dünyadan geldiği hissi iyice artıyor…

Beş Maddede Wong Kar Wai

‘Bir Yönetmen Beş Madde’ köşemizin konuğu Wong Kar Wai.

Vox Lux: Aşırılıklar Gösterisi

Vox Lux bir lisede yaşanan katliamdan sağ kurtulup kazandığı ünle pop yıldızına dönüşen Celeste’in öyküsünü anlatırken 21. yüzyılın ruhunu yakalamaya çalışan bir film.

Bir An: Çıplak

Bir An köşemizde, bizde iz bırakmış filmlerden akılda kalıcı bir ânın duygusal dökümünü çıkarmaya çalışıyoruz.

Kieslowski’nin Amatör’ü

Bir belgeselcinin etik sorumlulukları üzerine düşünen Amatör, kariyerine belgesellerle başlayan Krzysztof Kieslowski’nin erken döneminden, çoğu zaman yönetmenin başyapıtlarının gölgesinde kalmış bir cevher.

High Life: Uzayda Kir, Kan, Sperm

Claire Denis’nin kendine özgü sinemasını alıp bir uzay gemisinin içine yerleştirdiği High Life bir grup mahkûmun klostrofobik öyküsünü anlatıyor.

Mutluluk: Empresyonist İroni

‘Mutluluk’, çekildiği dönemde çok anlam verilememiş, ne dediği konusunda kafaları karıştırmış, bazı sert eleştirilerin de hedefi olmuş bir Varda filmi.