Eleştiriler
Wes Anderson, Yaman Tilki filminde animasyona yatay geçiş yaparken hüzünlü-komik karakterlerinden ve kara mizahından ödün vermiyor.
Taylan Biraderler’in Vavien’den bu yana çektikleri ilk film olan Azizler çevresindeki her şeyden ve herkesten sıkılan bir reklamcının hikâyesini anlatıyor.
Pedro Almodóvar’ın 2013 yapımı filmi Aklımı Oynatacağım bir yandan kitsch bir seks komedisi, bir yandan da dünyanın güncel meselelerine değinen alegorik bir anlatı. Ancak yönetmenin âdeta kendi filmografisinden parçalar çaldığı film, mayası tutmamış bir kolaj niteliğinde.
Evde’nin her penceresi başka bir hikâyeye açılıyor. François Ozon, edebiyat tutkunları ve sinefillere kendilerini evinde hissettiriyor.
84 dakikalık süresini fazlasıyla verimli kullanan Amy Seimetz imzalı Hayatımın Son Günü, varoluşçu bir psikolojik gerilim.
Ezel Akay’ın Haluk Bilginer ve Demet Akbağ’lı 9 Kere Leyla filmi basitliğe teslim senaryosuyla, köhne bir komedi anlayışının ürünü.
Lars von Trier’in 2005 yapımı Manderlay’i Amerikan liberalizmine sert ve alaycı bir eleştirellikle bakarken derin bir muhafazakârlığa, hattâ yer yer ırkçılığa savrulan bir film.
Tutkusu ve gururu arasında sıkışıp kalan bir erkek karaktere odaklanan Kor, hislerin tene işlediği Zeki Demirkubuz melodramlarından değil.
Berkun Oya’nın uzun süredir beklenen iddialı projesi Bir Başkadır, geçtiğimiz günlerde Netflix Türkiye’de yayınlandı. Türkiye toplumunun hâl-i pür-melâline mesafeli ve eklektik bir perspektiften bakan dizi son yılların en çarpıcı yerli yapımlarından birisi olmaya aday.
The Club, Kilise’nin yozlaşmışlığını ifşa ederken aynı zamanda günahkârlık, vicdan muhasebesi, suçluluk gibi temalara değiniyor.
Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes’dan ödülle dönen son filmi Bir Zamanlar Anadolu’da, bozkırın ortasında gömülü bir cesedin peşindeki insanların hikâyesini anlatırken, işlenen cinayetten ziyade cinayeti araştıranların ruhlarındaki karanlığa ışık tutuyor.
Nuri Bilge Ceylan İklimler’de karakterlerini ilk kez kentler arasında yolculuğa çıkarır. Ancak mekânlar değişse de, karakterlerin arasındaki mesafe kapanmaz.
Geçmişle yüzleşemeyen karakterler etrafında kurulu Üç Maymun, hesabı sorulmayan her şeyden kötü kokuların çıktığı karanlık bir erkek dünyası tasvir eder.
2003’te Cannes’da Jüri Büyük Ödülü kazanan Uzak, takip eden dönemde Avrupa’nın pek çok ülkesinde vizyona girmişti. Nuri Bilge Ceylan’ın bu üçüncü uzun metrajına yönelen uluslararası ilgide, filmin klasik merkez-taşra karşıtlığı ve merkezden uzakta bir sanatçı olmak üzerine tartışmaya olanak tanımasının da payı vardı.
Ercan Kesal, belediye başkanlığına aday olan Doktor Kemal Güner’in bir günü üzerinden, hayatın her alanına sirayet etmiş iktidar dilenciliğini etkileyici bir üslupla perdeye taşıyor.
Sarmaşık, bir gemide kapana kısılan altı kişinin arasındaki iktidar pozisyonlarının kayganlaştığı, her türlü hiyerarşinin sorgulanır hâle geldiği bir karanlık deniz öyküsü.